Özgür Özel: Türkiye'nin bir sonraki cumhurbaşkanına darbe yapılıyor
Özgür Özel, partisinin Cumhurbaşkanı adayı olarak Ekrem İmamoğlu'nu işaret ederek 'Türkiye'nin bir sonraki cumhurbaşkanına darbe yapmaya çalışanlara karşı dimdik ayaktayız' ifadelerini kullandı.
CHP içinde Cumhurbaşkanı aday adaylarının belirlenmesi için imza süreci başladı.
An itibarıyla İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun tek başına girdiği ön seçimle ilgili CHP Genel Başkanı Özgür Özel de bugün partisinin grup toplantısında, parti üyelerinin ve kameraların karşısına geçerek açıklamalarda bulundu.
İsim vermeden Cumhurbaşkanı adayına ilişkin açıklamalar yapan Özel, bir kez daha aslında Ekrem İmamoğlu'nu işaret etti.
Konuşmasının sonunda söylediği cümlelerle adayının İmamoğlu olduğunu ima eden Özel, şu ifadeleri kullandı;
"BİR SONRAKİ CUMHURBAŞKANINA.."
Sayın Erdoğan geçen sefer 5 ay önce darbeyi haber verenler, 'darbe geliyor' diyenler sana anlatsın. O günler ve bugünler birbirine nasıl benziyor. Bugün sistematik bir şekilde kurduğunuz darbe ittifakını görmüyor değiliz.
O darbe ittifakı, bugünkü Cumhurbaşkanı'na değil, bir sonraki Cumhurbaşkanına darbe yapmaya çalışmaktadır.
28 GÜN OLDU KARTALKAYA'DA HALA BİLİRKİŞİ RAPORU YOK: Kartalkaya. 36'sı çocuk 78 vatandaşımızın hayatını kaybettiğinden beri, geçen hafta 3 demiştik, 4 hafta oldu. Tam 28 gün oldu. 28 gündür vicdanlar yanıyor, o kor hiç sönmüyor. Biz bu işi 10 günde bitiririz diye söz veren İçişleri Bakanı'nın ağzını bıçak açmıyor. Bilirkişi heyetini genişletiyoruz deyip sulandırmaya çalışan, sonra direnci görünce yeni heyet görevlendirdik denilen bilirkişinin ise raporu hala ortada yok.
Gözaltı süreleri uzatıldı. Ardından tutuklamalar, serbest bırakmalar yapıldı ama bir bilirkişi raporuna göre değil, Ankara'dan giden baskıya ve oradaki talimatlandırmaya göre yapıldı. Turizm Bakanlığı'ndan kimseye dokunmadılar ve döndüler, AK Parti'ye yük olmayacak bir sistematiğin içine dönüştürdüler. İnsanın tüyleri diken diken oluyor. Dikkatle takip ediyoruz. Şunu biliyoruz, pazar günü bekleniyor. Turizm Bakanını görevden almak yerine kongre sonrası zaten geniş bir kabine değişikliğinin içinde bu işi eritip AK Parti'nin sorumluluğunu örtme maksadı açıkça görülüyor.
SORUMLUNUN ADI RECEP TAYYİP ERDOĞAN:
Hukuken sorumluluklar var, siyasi sorumlu var ama bir tane vicdani sorumlu varsa, böylesi bir dönemde bir tek kişiyi seçeceksiniz, gerisini o seçecek. Meclis olarak karışmayacaksınız. Genel soru veremeyeceksiniz, hesap soramayacaksınız. Hesabı bir kişi verecek denilen yerde, Yenidoğan Çetesini bu hale getiren, o bebeklerin hayatına sebep olan bakanı atayan da bu kültür turizmini atayan da meselenin tek sorumlusudur. O sorumlunun bir adı vardır o da Recep Tayyip Erdoğan'dır.
SAĞLIK BAKANI'NI GÖREVDEN ALDILAR MI?:
Tabii Kültür Bakanına istifa edecek misin diyen arkadaşlarına, 'niye edeyim ya, Sağlık Bakanı etti mi' demişti. Seni görevden alır mı? 'Nasıl alacak? Yenidoğan çetesinde Sağlık Bakanını aldı mı da beni alacak' demişti.
Yüzde 70'in üzerinde memnuniyetler görülürdü. O zamanki sağlığa karşı şiddet araştırmalarında somut tespit vardı. Bunların iktidar tarafından kendi lehlerine yoğun iletişimi, sağlık alanında ortaya çıkabilecek herhangi bir olumsuzlukta, her şey bu kadar iyiyken niye benim başıma, yakınımın başına bu geldi diye doğrudan sağlık emekçisini hedef gösteriyor derlerdi.
Yorumlar (0)
Gülsu Sağ
En doğru ve en kaliteli haberi yansıtan Gez Medya'ya teşekkürler. Bir Ege'li olarak Tunç Soyer'i canı gönülden destekliyoruz.